Kalem, güzel kalem

Cuma, Ekim 05, 2007

Başörtüsü hakkında..

Facebookta bir grupta başlatılmış bir konu gördüm. Uzun uzun buraya aktarmak zor geldi, bakın işte:p
İlk mesaj birisinin, altta da cevabım (ve düşüncelerim) var:


============

Bana kimsenin yarin obur gun Avrupa'ya veya baska bir bati ulkesine gittigimde
senin annen basini ortuyor mu diye sordurtmaya hakki yoktur.Bu grubu takip eden herkese derim ki; basinda turban gordugumuz kisilere otobuste yer bile vermeyin.Otobuste sizle ayni kapidan inerlerse,kapinizi degistirin.Size bir sey sorarlarsa cevap vermeyin ya da ters bir sekilde bilmiyorum deyip kafanizi cevirin.
Sizinle surekli din muhabbeti yapmaya yeltenenlerden uzak durun.Bu ulkede bizi dinimizden bile soguttular arkadaslar.Ilk defa Ramazan ayina karsi bile bir antipatim olustu.Size surekli Hz.Muhammed'den bahsedenlere Ataturk deyin ;bakalim ayni sekilde kendilerinden gececekler mi???Ama nefretinizi en cok su Batili hayati yasayip bunlari basimiza getiren sarlatanlara kusun.
Haaa,bir de su entel gecinen, pembe hayaller kuran,ordu dusmani sahtekar demokratlara deyin ki "Ordumun basimin uzerinde yeri vardir.Kanimi ,canimi,namusumu koruyan benim canim ordum gerekirse birilerinin basina darbe indirir ve ben de onlarin onunde saygiyla egilirim."
Arkadaslar milleti orduya dusman ettiler.
Uzun lafin kisasi duygusal olmayin.Bunlara karsi duygusal ola ola geldik bu noktaya.Bunlari dislayin;ileri giderlerse onlara oyle bir bakis atin ki Mustafa Kemal'in gozleri gibi cakmak cakmak parildasin tum ihtisamiyla.VE YUZLERINE BIR TOKAT GIBI CARPSIN,HEM DE ALLAH'IN TOKADI,SADECE KENDILERININ SANDIKLARI ALLAH'IN TOKADI!!!!!!!!!

============================================

Reply to Cheremo

Bu davranışlar sadece daha fazla tepkiyi çekip, sorunu büyütecektir. Bugün AKP bu kadar oy alıyorsa bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi, muhalefetin (sadece siyasal muhalefetten bahsetmiyorum) çok katı tepkilerle yaklaşması ve mantıksız davranışlara kadar işi götürmesidir (sadece türban konusundan da bahsetmiyorum).
Gruba görüş bildirmek için katıldım, AKP'nin yönetimde olmasından memnun muyum? Hayır, hem de hiç.
Ancak Hz. Muhammed yerine Atatürk diyin demenin çok anlamsız olduğunu düşünüyorum. Zira karşı tarafın.. "putlaştırdığı" dini bir figür yerine, başka bir put koymak hiç birşeyi değiştirmez. Ben her yerde Atatürk denmesinden de sıkılıyorum (zira %90 boş boş, anlamsız ve/veya bir hatayı örtmek için kullanılıyor).

Önemli olan, iki ismi de, YERİ GELDİĞİNDE; kullanmaktır. Din insanın kendisinde biter (ya da inanıyorsa kendisi ve inandığı tanrı(lar) arasındadır). Dolayısıyla eğer bir insanın inancı türban/eşarp/çarşaf takmayı gerektiriyorsa (Eğer o insan buna inanıyorsa) o zaman bu kendi bileceği iştir. Benzer şekilde, eğer bir insan 5 vakit namaz kılmıyorsa, bu da kendi bileceği bir iştir. Kanımca bir insana "sen niye başını örttün? aç onu!" demekle "Sen niye başını açık tutuyorsun? Kapayacaksın!" demek arasında hiç bir fark yok.
Empati kurmak lazım.

Bugün AKP'ye oy veren, ya da genel olarak bu tarz yobaz düşünceyi destekleyen insanlarla, bu insanları bu oyunlara getirenler bir değil. Bir kısım küçük grup çoban görevi üstlenip insanları güdüyor, ancak herkes çoban değil. Dolayısıyla siz çobanlara olan öfkenizi koyunlardan (inanan kişi koyundur demek istemiyorum, sadece inancı yüzünden bu "çobanların" sözünü kabul etmeyi bir gereklilik kabul eden, içinde iyi niyetli olan insanlardan bahsediyorum) çıkarmaya çalışırsanız bir yere varamazsınız. Zira "koyun"lar, güdüldüklerinin farkında değiller. Dolayısıyla onlara iyi niyet ve anlayış gösterip gelin bu yoldan gidin diyenlere karşı siz "O YOLA GIRENLERE BI ÇAKARIM TOKADI" derseniz, hiç bir sorun çözülmez.

Şunu anlamak lazım. Başörtüsü sadece "şeriat kuralı" değildir. Bu artık bu toprağın kültürünün bir parçasıdır. Dolayısıyla baş örtüsüne hayır demeniz, sadece siyasi sorun yaratmakla kalmaz, aynı zamanda kültürel bir çatışma ve bölünmeye de sebep olur: Gelenekçi başı kapalılar'a karşı başı açık modernler (modern lafını sözün gelimi kullandım, modernliğin tanımı bu kadar basit ve kısıtlı mutlaka değil).

Türban/Eşarp/Başörtüsü gibi bir de kelime karmaşası var. Ancak genel olarak "siyasi başörtüsüne hayır" demek yerine "baş örtmeye hayır" dendiğinden bu kelimelerin pek ayrıldığını söyleyemeyiz.

Sorunlar şiddetle değil, anlayış ve empatiyle çözülür. Yapılacak şey, başı örtülü insana tip tip bakmak değil, o insanla iletişime geçip; başı kapalı insanların dinsiz imansız sayko kilır olmak zorunda olmadığını göstermek ANCAK kapalı olmak istiyorlarsa buna saygı duymak (ve onların da sizin açık başınıza karşı saygılarını kazanmak); nefret gösterip zıtlaşmak yerine sevgi gösterip kucaklamaktır.


Diye düşünüyorum.

1 Comments:

Yorum Gönder

<< Home